Cuma, Ekim 10, 2025
Ana SayfaFokusFOKUS | Odessa’nın Düşüşü, Moldova’nın Dağılışı mı Olur?

FOKUS | Odessa’nın Düşüşü, Moldova’nın Dağılışı mı Olur?

Rusya, yakın tarihli yayılmacı politikalarının bir devamı olarak, 2022 yılında Ukrayna’ya yönelik geniş çaplı bir askeri müdahaleye girişmiş ve bu süreçte Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson bölgelerini ilhak ettiğini ilan etmiştir. Moskova yönetimi, söz konusu ilhakı meşrulaştırmak adına bu bölgelerde yaşayan Rus kökenli nüfusun “tehlike altında olduğu” iddiasını uluslararası kamuoyuna sunmuştur. Ancak meselenin yalnızca etnik koruma saikinden ibaret olmadığı açıktır. Zira bu bölgeler, aynı zamanda nadir toprak elementleri ve stratejik mineraller açısından son derece zengin rezervlere ev sahipliği yapmaktadır. Rusya’nın Ukrayna’daki işgali, yalnızca mevcut stratejik hedefleri tamamlama amacı taşımamaktadır. Aynı zamanda yeni yayılma sahaları da oluşturmaktadır. Bu bağlamda Odessa kenti, Moskova’nın jeopolitik hamlelerinde bir sonraki kritik durak olarak öne çıkmaktadır. Odessa’nın konumu, özellikle Transdinyester ve Gagauzya bölgeleri üzerinden Moldova’nın Rusya tarafından “fiili ilhak” sürecine sokulabilmesi için stratejik bir kapı aralamaktadır. Buradan hareketle, bu yazıda Rusya’nın Odessa’yı işgal etmesi durumunda oluşacak tablonun Moldova ve Romanya üzerindeki etkisini ele alacağım.

Odessa Kenti Yeni Stratejik Hedef

Kırım Yarımadası’nın Rusya’nın eline geçmesiyle birlikte, Ukrayna’nın Karadeniz’deki askeri ve ticari kapasitesi ciddi ölçüde sekteye uğramıştır. Bugün gelinen noktada, Rusya’nın Odessa kentine yönelik muhtemel bir operasyon planı, yalnızca bölgesel bir askeri hamle olmanın ötesinde, Karadeniz’in kuzey kıyısının tamamını Rus etkisine sokma amacı taşımaktadır. Putin açıklamalarında Odessa için “bir Rus şehridir” diyerek bahsetmektedir. Bu argümanın Ukrayna’nın diğer bölgelerinde de kullanılarak işgal girişiminde bulunulduğu unutulmamalıdır. Odessa’nın Rusya tarafından ilhak edilmesi ile Ukrayna, Karadeniz’e erişimini tamamen kaybederek, denizden izole bir kara devleti konumuna düşecektir. Bu, Ukrayna’nın hem ekonomik hem de askeri açıdan dış dünyaya açılan en önemli kapılarından birinin kapanması anlamına gelirken, Karadeniz üzerindeki güç dengelerinde de Rusya lehine radikal bir değişim yaratacaktır.

Harita 1: Rusya’nın İşgal Ettiği Ukrayna Topraklarının Haritası

Kaynak: Al Jazeera.

Bu gelişmelerin yalnızca Ukrayna ile sınırlı kalmayacağı da açıktır. Zira Odessa’nın komşusu olan Moldova da Rusya’nın yayılmacı stratejisinin bir sonraki hedefi olma potansiyelini taşımaktadır. Moldova’nın doğusunda yer alan ve de facto ‘bağımsız’, de jure Moldova toprağı olan Transdinyester bölgesi, halihazırda Rus yanlısı bir yapıya sahiptir ve 1990’lı yıllardan bu yana Moldova merkezi hükümetine karşı bağımsızlık iddiasını sürdürmektedir. Odessa üzerinden Transdinyester’e doğrudan bir kara koridorunun açılması, Rusya’ya Moldova topraklarında yeni bir ilhak hareketi başlatma fırsatı sunacaktır. Bu noktada, Moldova’nın güneyinde yaşayan Gagauz Türklerinin oluşturduğu Gagauzya Özerk Bölgesi’nin durumu da dikkate değerdir. Gagauzya’nın Moskova ile tarihsel ve kültürel yakınlığı, Moldova’nın toprak bütünlüğü üzerinde ek bir baskı unsuru oluşturmaktadır. Bir başka deyişle, Rusya’nın Odessa’yı kontrol altına alması durumunda, yalnızca Transdinyester değil, Gagauzya bölgesi de Kremlin’in nüfuz alanı içine çekilebilecektir.

Harita 2: Rusya’nın İşgal Ettiği Bölgelerin Odessa ve Transdinyester Yakınlığı

Kaynak: The Economist.

Moldova ve Romanya’da Yükselen Rus Yanlılığı

Söz konusu senaryonun hayata geçmesi, Moldova’nın devlet bütünlüğünü sürdüremeyecek kadar zayıflamasına yol açabilir. Bu durumda Moldova’nın Romanya ile birleşmesi yönünde kamuoyu baskısının artması muhtemeldir. Romanya’nın Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyesi bir devlet olması ise Rusya’nın işgal ettiği topraklarla doğrudan bir AB sınırının oluşması sonucunu doğuracaktır. Mevcut Moldova Anayasası, ülkenin bağımsızlığını ve tarafsızlığını korumayı esas aldığından, Romanya ile birleşme girişimi anayasal bir engelle karşılaşmaktadır. Ancak askeri ve siyasi baskı koşulları altında bu anayasal normların değişime uğraması ihtimal dışı değildir. Ayrıca Romanya’da yükselen bir Rus etkisinin olduğu da düşünülmelidir. Kasım 2024’te gerçekleşen cumhurbaşkanı seçiminde NATO karşıtı Georgescu birinci çıkmıştır. Ardından Rusya’nın seçimlere müdahale ettiği iddiaları sonrasında seçim iptal edilmiştir. Georgescu taraftarları ise seçimin AB müdahalesi nedeniyle iptal edildiğini savunmaktadır. Benzer senaryoya sahip Gagauzya’da da başkan Gutul, Rus yanlısı olmak ve seçimlerde usulsüzlük yapmak gibi suçlardan dolayı tutuklanmıştır.

Harita 3: Moldova Merkezli Bölge Haritası

Kaynak: BBC.

Moldova’nın bugünkü durumu incelendiğinde, ülkenin savunma kapasitesinin son derece sınırlı olduğu görülmektedir. Yaklaşık 6 bin kişilik silahlı kuvvetleri –ki bu rakamın yarısına yakını zorunlu askerlik hizmeti yapan personelden oluşmaktadır– ülkenin kendini savunabilme yetisini büyük ölçüde sorgulatmaktadır. Dahası, Moldova’nın doğusunda yer alan Transdinyester bölgesinde hali hazırda yaklaşık 1500 Rus askeri konuşludur. Aynı bölgede, Sovyetler Birliği döneminden kalma büyük bir mühimmat deposu da Rus kontrolünde bulunmaktadır.

Moldova’nın ne Avrupa Birliği’ne ne de NATO’ya üye olmaması, bu ülkeyi Rusya açısından “düşük maliyetli” bir hedef haline getirmektedir. Rusya’nın, Odessa üzerinden Transdinyester ile kara bağlantısı kurması durumunda, Moldova’nın toprak bütünlüğü fiilen sona erebilir. Transdinyester’in ilhak edilmesi, Moldova’nın savunmasız kalmasına ve ülke içinde Gagauzya gibi diğer Rus yanlısı bölgelerde de ayrılıkçı eğilimlerin güçlenmesine zemin hazırlayabilir. Moldova’nın AB aday ülke statüsünden üye statüsüne geçmesi ise böylesi bir tehlike varlığını sürdürdüğü müddetçe oldukça güçtür. Keza Moldova’nın Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Ukrayna ile birlikte AB adaylık statüsü kazandığı da düşünüldüğünde, adaylığın konjonktür gereği gündeme geldiği de düşünülebilir.

Rusya’nın Odessa’yı İşgal İhtimali

Odessa’nın Rusya’nın kontrolüne geçmesi ihtimali, her ne kadar bugün itibarıyla düşük görünse de Kremlin’in stratejik bir hedef olarak görmesi için gerekli koşullar bulunmaktadır. Tarih, Kremlin’in uzun vadeli stratejik hedeflerine ulaşmak için zamana yayılmış, sabırlı ve aşamalı bir yöntem izlediğini defalarca göstermiştir. Nasıl ki Kırım işgali (Rusya’ya göre ilhakı) bir dönüm noktası olduysa, Odessa’nın düşmesi de Karadeniz’in kuzey kıyısında Rus hegemonyasını tamamlayacak kritik bir hamle olacaktır. Odessa’nın Rusya tarafından ele geçirilmesi ile birlikte Moldova’nın toprak bütünlüğünün korunması oldukça zor olacaktır. Moldova’nın Transdinyester ve Gagauzya bölgelerinin Rusya tarafından ilhak edildiği, geri kalan bölgelerin ise Romanya’ya bağlandığı bir senaryo göz ardı edilmemelidir.

Gürkan Demir, Türkiye Araştırmaları Vakfı araştırmacısıdır.
Gürkan Demir
Gürkan Demir

Gürkan Demir, İstanbul Ticaret Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde yazdığı “Türkiye’nin Terörle Mücadelede Önleyici Müdahale Stratejisi” başlıklı tez ile yüksek lisansını tamamladı. Ardından Kamu Diplomasisi alanında bir yüksek lisans derecesi daha aldı. Çalışma alanları arasında terör, uluslararası güvenlik, balkanlar, kamu diplomasisi ve siyasal iletişim gibi konular bulunmaktadır. Demir’in editörlüğünü üstlendiği 21. Yüzyıl Türk Dış Politikasına Bölgesel Bakışlar ve Yeniden Jeopolitik: Bölgesel İstikrar Arayışları adlı iki kitap çalışması ve kendi kaleme aldığı Türkiye’nin Terörle Mücadele Strateji adlı bir kitap çalışması bulunmaktadır. Milat Gazetesinde köşe yazarlığı yapan Demir, Türkiye Araştırmaları Vakfı’nda araştırmacı olarak çalışmaktadır.

RELATED ARTICLES

Most Popular

Recent Comments